• tartisan veya dovusen kisi/gruplarin aslinda daha onceden birbirleriyle anlasmis olup her iki tarafin kazanc saglayabilecegi sekilde tartismayi etrafa sunmalari..
  • dövüşçülerin üstadlara nasıl dövüştüklerini, hayırlı, elle tutulur, göze hoş gelen hareketler yapıp yapmadıklarını sorarak, onların görüşlerini alarak yaptıkları dövüş;

    - hocam gördünüz, arkadaşın kaşını yardım, caiz midir, faydalı mıdır ?
    - allah bereketli poomse'ler nasip etsin

    gibi...
  • (bkz: sike)
  • taraflarin, hadisenin geli$imi ve sonu konusunda onceden kararli/bilgili oldugu**; ba$ariyla uygulandiginda her zaman kazancli, cogu durumda da zevkli olan aktivite.
  • başkalarını aldatmak veya atlatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış.
  • asıl kullanım anlamı, bir kişiye karşı soz verip o sozu tutmuş gibi göstermek ama tutmamaktır. veya denge politikası olarak da kullanılabilir. bir örnekle açıklamak gerekirse: siz kredi almak için bankaya gidiyosunuz ve o bankada çalışan arkadaşınızı yanınıza kefil olarak alıyorsunuz. bankacı arkadaşınız tam bir müdür yalakası ve kendi çıkarları için ebenizi bile sikebilir. tabii siz bunu henuz öğrenmediniz. müdür ile konuşma esnasında sizin için inanılmaz kelimeler kullanıp sizin kesin krediyi almanız konusunda müdürü ikna ettiği konusunda sizi ikna ediyor. görüşme bittikten sonra siz evinizin yoluna düşüp gittiğinizde, bankacı arkadaşınız fiti fiti yürüyüp müdürün yanına giderek sizin bu krediyi almamanız için elinden geleni yapıyor. yani aslında bankayı kurtarıyor görünümünde bulunuyor. işte bu bankacı arkadaşınızın yaptığı şey danışıklı dövüştür.
    (bkz: seref sen gecen gün çok iğrenç bi insansın)
  • fight club ve 25th hour filmlerinde ornegi gorulen olay.
  • hayatın her alanında görülen bir aldatmacadır.

    iki örnek verelim :

    sendika,iş yeri temsilcisi atar (tayin eder) .temsilci ile sendika arasında bir sözleşme imzalanır.şöyle bir madde konur " sendika,temsilciyi sebepsiz olarak görevden alırsa 25.000 ytl tazminat ödemeyi kabul eder" . bir süre sonra temsilci gerekçesiz görevden alınır.dava açar ve (sözleşmeye dayanarak ) kazanır.sonra alınan para bölüşülür....

    bir kişi hakkında asılsız iddialarla dava açılır.karşılıklı olarak dava uzattırılır.sonuçta dava reddedilir. aihm'e gidilir. makul sürede dava sonuçlanmadığından devlet, yüklü bir tazminata mahkum edilir.alınan para paylaşılır...

    edit . yazım hatası
  • sabahlari ve ogle ku$agi televizyon programlarinda siklikla rastladigimiz durum.
  • modern soygun aracıdır.
    büyükşehir belediyesine bağlı,su ve kanalizasyon idaresi kazı çalışması yapar. işi taşeron firmaya verir.taşeron firma kendisine verilen güzergâhta kazı yapar. bir süre sonra büyükşehir belediye encümeni ,su ve kanalizasyon idaresine "verilen kazı sınırları dışına çıkarak imar yasasına aykırı davrandığından " yüklüce bir para cezası keser. su ve kanalizasyon idaresi taşeron firmaya "kazıyı yapan sensin cezayı öde " der. bu arada belediye encümen kararına mahkemede itiraz eder. mahkeme itirazı, "su ve kanalizasyon idaresi belediyeye bağlıdır.bir kurumun kendisine ceza vermesi anlamsızdır" gerekçesi ile kabul eder. buna rağmen, su ve kanalizasyon idaresi taşeron firmadan bu cezayı tahsil eder.alınan bu para kayda geçmez...
hesabın var mı? giriş yap