carpool
-
bir ozel aracin en az bir yolcu barindirmasi hali, vaziyeti. (bkz: carpool lane)
-
car pool lane olarak gectigini duymustum bu akimin.
bati yakasinda cokca gorulmesine ragmen, dogu yakasinda pek rastlanmayan icat. -
kaliforniya ilginçliklerinden biri
ama
türk şöförünün yüreği "carpool" falan kaldırmaz, sağ şeritte sırf tek başınasın diye milim milim ilerlemek, hatta ilerleyememek kalp krizi nedenidir.insanın göbeğini çatlatır valla.bu uygulamanın "delikanlı"lığı bozduğuna şait olunmuştur.türk şöförü cezasını öder, "carpool"u ihlal eder. :) -
california'ya ozel olmayan durum. kimi yerlerde ismi degi$se de (d.c. civarinda: hov lane gibi), vardir bu olay. iyidir. yolcunuz varsa basar gidersiniz.
-
şoförün yanında bir kişi olduğunda sol şeridi kullanma hakkıdır.
filmlerde de bahsi geçen şeydir bu.
-we can carpool and save money on gas.
şeklinde.
carpool yapıldığında yolun solundan gidilir ve sağda arabada tek olanlar trafikle cebelleşirken onlar soldan akar gider. tabii bu kuralı ihlal edenler de mevcuttur ama yakalanırlarsa cezası ağırdır. -
dizilerde türkçeye bir türlü çevirilemeyen terim.okul aracı yolu , yolculu , misafirli gibi pek çok abuk şeyi denediler bakalım hangisinde karar kılcaklar.
(bkz: cnbc e altyazilari) -
ing. araba havuzu
-
(bkz: covoiturage)
-
-
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap