6 entry daha
  • o değil bana şöyle bir milliyetçiliği hatırlattı. her durumda, vurma kırma, vatansız, gayri milli olanı kesme edebiyatı yapan, asker karşıtı olanları vatan haini ilan eden, vicdani retçileri işbirlikçi, ırkını reddeden soyubozuk vs gören adamların askere gidip sınav kazanarak tayin seçeneği ellerine geçtiğinde büyük şehirde kalmayı tercih etmelerinin milliyetçiliği.

    yani bir nevi genelkurmay başkanlığı binasında oturup, doğudaki adamı ölüme gönderip, köylü halkı terörist olmasın diye "rahatsız etme" hakkını kendinde gören adamın milliyetçiliği, hatta vatan toprağı haine teslim edilemez diyip allah'ın siktirettiği yerde imkansızlıklar içinde karakol açıp, göz göre göre istihbarata rağmen o karakol saldırıyı uğrarken ankara'da golf oynama milliyetçiliği.

    tatil köyünde rakısını geç getiren ere hakaret etme, görevini yapmamasını vatan sevgisi eksikliğine yorma milliyetçiliği.

    eh bunu da bayrak kırmızısını şehit kanı sanan andavallar savunur ancak.
  • tv kanalları ile şehiriçi otobüs ve bilumum benzeri aracın da katıldığı eylem.
  • bayraksızların gücüne gidebilir. böylelerini ciddiye almamalı, gerekirse empati yapmalıyız.
  • az önce dahil olduğum milliyetçilik türü.

    yoğun bir gün geçirdiğim için unutmuştum. hatırlamamı sağlayan sözlükçülere teşekkür ederim.

    gerçi yadırganmış bu durum...
    halbuki barış elçisi hassasiyetiyle çocuğuma kürdistan adını versem son derece isabetli bir hareket yapmış olurdum ve demokrasi dedektörlerimiz hiç yadırgamazdı. şans işte.

    ülkelerin ve üzerinde yaşayan bireylerin bağımsızlığını temsil eden bazı semboller vardır. bu semboller, fiziki varlıklarının çok ötesinde anlam taşırlar ve yaşattıkları manevi hazla insanın günlük hayat koşuşturmacası içinde tatmin edemedikleri aidiyet duygusunu bir dereceye tatmin ederler. sanırım bayrak, türk insanı için bu sembollerin başta gelenidir.

    ülkesinin kuruluş yıldönümünü benimseyen, bayrağının bugün dalgalanıyor olabilmesi için çekilenleri iyi-kötü bilen çoğu vatandaş belki de milliyetçi duyguların da ötesinde diye tanımlayabileceğimiz duygular içerisinde bayrağını asıp onu herkese göstermek ister. bu hareket dosta-düşmana "ben bağımsızım" mesajı verir. ülkenin içinde bulunduğu durum, gerçekte ne kadar bağımsızız sorusu, yakın gelecekte bir rejim değişikliği olma ihtimali ve sair durum, soru ve sorunlar bu hareketi yapan kişinin vermek istediği mesajı bozamaz ve değiştiremez.

    bu ülkenin insanları, bazılarının "sadece bir bez parçası" olarak gördüğü bayraklarına değer verirler. bu, nesneye dayalı bir yüceltmeden ziyade sembolik bir sevgi-saygı gösterisidir. "bu bir milliyetçilik tezahürü" diyerek küçümsenmemelidir-ki milliyetçi olanı küçümsemeyi kendisini kamil insan yapacağını sananlar var. doğrudur, bu bir milliyetçilik tezahürüdür; ve güzeldir.

    bayrak asmak kişiyi faşist yapmaz. sistemli olarak milliyetçilik=faşizm anlayışının yerleştirilmeye çalışılan bu dönemde bizim milliyetçilik anlayışımızın türk ırkının üstünlüğü düşüncesine dayanmadığını, türkmüş, kürtmüş, zazaymış, arapmış, lazmış, çerkesmiş, boşnakmış, arnavutmuş her ne olursa olsun, hangi etnik kökenden gelirse gelsin topraklarımızda yaşayan her unsura aynı mesafede olduğunu, vatanı, vatanseverlik anlayışı içinde bir bütün halinde kucakladığını daha yüksek sesle haykırmalıyız.

    cumhuriyet bayramımız kutlu olsun.
  • vatanına hain ellerin uzandığı, düşmanca planlar yapılıp önce bölünüp sonra kardeşlik - barış - barış elçiliği gibi kavramların gündeme getirildiği şu zamanda (ki olması gereken her milli bayramda her zaman) her türk vatandaşının yapması gereken milliyetçilik.
  • zaman gectikce türkiye'de ne yazik ki bir görüs, bir durus ifade etmek amaciyla yapilmaya baslanan eylem...
    bunu kötü anlamda 'milliyetcilik' olarak tanimlayanlarsa, eger tepki göstermeye, durus, görüs bildirmeye bu kadar tepkililerse, iclerinde bulunduklari durum yalnizca 'yazik' sözcügü ile nitelenebilecektir...
    gönül isterdi ki hic böyle catismalar, ülkeyi ve insanlari geriye götürecek cinsten söylemler, calismalar olamasaydi... herkes istedigi gibi bayramlari sahiplenip, bayragini asmaktan 'peki ya digerlerine ters olursam ?' korkusu tasimasaydi... keske cumhuriyet gibi yüce bir kavramin bayramindan önce keyifle ve korkusuzca bayraklarini sallayabilseydi insanlar ve cocuklar... keske böyle bir durumu kötü anlamda bir 'milliyetcilik' olarak niteleyebilecek kadar soytarilik düzeyine erisememis olsaydi insanlar...
  • ülkemizde oldukça yaygındır. duygunun tezahürüdür. bayrak, anadolu'da ve trakya'da genellikle pencerelere asılarak, ermeni kökenli vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı istanbul şişli'de ise hem pencerelere hem de apartman girişlerinde sırf bunun için yapılmış bayrak koyma yerlerine yerleştirilerek icra edilir. güzeldir, hoş görünür.

    bu arada hilal pagan dönemden kalma ay sembolüdür. (bkz: ay tanrısı)
    ayyıldız, sadece pagan roma paralarında değil, göktürkler'in akçelerinde de görülen bir paganizm sembolüdür. nihayetinde başkalarını cahillikle suçlamadan önce, önce kişisel cehaletimizi giderelim, bilginin ışığına erişelim. http://tinyurl.com/ces8a7
  • lig maçları öncesi istiklal marşı'nın okunması kadar yoğun olmasa da bir duygu olayı.
  • sana göre milliyetçilik bana göre yurtseverliktir. sapları samanları birbirine karıştıran, herkesi aynı kefeye koyan andavalların anlamaması normaldir.
43 entry daha
hesabın var mı? giriş yap