• bir çok banka (neredeyse hepsi) kredi verirken size şöyle der:
    sana 20.000 tl vereceğiz, sen de bize 24 ay boyunca aylık 1.000 tl vereceksin. toplam ödemen 24.000 tl olacak.
    yani 20.000 tl ana para ödemesi olacak 4.000 tl de bize faiz ödeyeceksin. ayrıca bu taşıt kredisi ise, aracı satmaman için ruhsat üzerine dain-i mürtehin şerhi koyacağız. (ya da aynı şekilde ev aldıysanız tapu üzerine aynı şerh koyacağız) böylelikle bizim haberimiz olmadan aracı satamaz ya da araç üzerinde başka bir tasarrufta bulunamayacaksın.
    hakikaten de ödemelerinizi zamanında yaptığınızda görürsünüz ki size baştan söylenilen ödemelerinizi gerçekleştirirsiniz ve kredi ilişkisi biter. baştan ne ödeyeceğinizi bildiğiniz için ve 4.000 tl faiz ödemeyi kabul ettiğiniz için sizin açınızdan problem yoktur. ayrıca kredi borcu bulunan aracı, borç bitene kadar satmamak da baştan kabul ettiğiniz bir durumdur.
    buraya kadar herhangi bir problem yok.
    asıl problem borcunuzu ödemeyi bitirdiğinizde başlıyor.
    borcunuz bitip "araç ya da ev üzerindeki rehin'i kaldırmak için bir yazı talep ettiğinizde banka sizden ayrıca para istemektedir.
    bu para ile ilgili size baştan bilgi verilmez. (genelleme)
    ayrıca bazı bankalar bu yazı ile ilgili sizden noter masrafı da talep ederler ya da sizi yazı ile notere gönderip onaylattırırlar.
    şöyle ki, yazıyı bankadan a ve b isimli yöneticiler imzalarlar. notere gittiğinizde de noter a ve b nin banka'da çalıştığını onaylar (yani yazının arkasına imza sirküsü ekleyip onaylarlar)

    biraz dağınık açıkladım kısaca özetleyeyim.
    bir çok banka (benim bildiklerimin hepsi) kredi borcunuzu ödedikten sonra size 'borcunuz olmadığına dair' yazı vermek için, kendi belirledikleri tarifeden bir para talebinde bulunurlar. bana göre bu haksız bir taleptir. çünkü ben, bu masraf hakkında baştan bilgi verilse idi, ödememek için pazarlık edebilir ya da kredi almaktan sırf bu yüzden vazgeçebilirdim. fakat mecbur olduğunuz için (çünkü banka o yazıyı vermeden aracı satamazsınız) böyle bir uygulamaya gitmektedirler. ve aracını satarken insanların işi acil olduğu için bu parayı bankaya öderler. sonuçta ne olur, haksız yere banka kazanır, noter kazanır.

    gelelimbu yazıyı neden yazdığıma. aracım için kredi aldım. borcunu vadesinden önce kapattım. banka'dan ilgili yazıyı istedim. banka benden 75 tl para istedi. ayrıca noter'e gitmemi ve yazıyı onaylatmamı istediler. (bakkala çocuk salıyorlar ya) noter masrafını aratırdım ve 60 tl olduğunu öğrendim.
    şimdi ben durduk yere, karşılıksız 135 tl parayı neden vereyim ki?
    bana baştan 4.000 tl faiz ödeyeceksin dediler, ben de ödedim. tamam bunu kabul ediyorum ama bu hava parası neden?

    neyse çevremde bir araştırma yaptım "abi git, şubeyi birbirine kat, ağzını boz, para almıyorlar" dediler. aynı şekilde bir hafta önce bacanağım aynı bankadan bu şekilde davranarak yazıyı almış. başka bir arkadaşım da gene aynı banka ile kavga ettiğini ve yazıyı verdiklerini söyledi.

    bana yakışmayacağı için bankayı tekrar aradım. gayet kibar ve uysal olarak bu masrafın haksız olduğunu ödemeyeceğimi belirttim. cevap: "ödemek zorundasınız, yoksa bizden bu yazıyı alamazsınız"

    bankanın hattını arayıp şikayet ettim cevap: "bu bankamızın masraf tablosunda yer alan bir uygulama, ödemeniz gerekiyor" dediler. dedim ki "sizin masraf tablonuzda yer alması beni ilgilendirmiyor ki, en azından ilk seferinde para almamanız gerekiyor, tamam ikinci sefer aynı yazıyı istesem bir masrafı olabilir ama ben ilk kez talep ediyorum, bunu bana vermek zorundasınız, ayrıca siz masraf tablonuza 1.000 tl yazsanız ben 1.000 tl mi ödeyeceğim size? kafanıza göre belirleyemezsiniz ki? ayrıca siz kağıdı elime verip beni noter'e gönderiyorsunuz. siz ticari müşterilerinize böyle mi davranıyorsunuz?" tabi cevap yok v.s.

    şikayetvar.com'a şikayet girdim, sağolsun site yönetimi de ilgilendi. banka beni aradı, sizi arayacağız falan, tık yok, şikayeti tekrar güncelledim, sonra bir daha aradılar "şubeniz sizden 50 tl alacak" dediler. tabi onu da kabul etmediğimi, kabul ettiğim tek şeyin şubeye gidip o kağıdı noterden onaylanmış hali ile almak olduğunu belirttim. gene tık yok.

    banka'nın mail adresine mail attım, bir haftada aynı maili üç kez ilettim, tık yok. sonra mailin bilgi kısmına bbdk'yı koydum. "ilgili birimlerimize iletilmiştir" diye yanıt geldi. aradan 10 gün geçti tık yok.

    bugün hazine müsteşarlığı ve bankacılık düzenleme ve denetleme kurumuna 3071 sayılı "dilekçe hakkının kullanılmasına dair kanunun"'un 4'üncü maddesi, 4982 sayılı bilgi edinme hakkı kanunu ve ilgili kanununun uygulanmasına ilişkin esas ve usuller hakkında yönetmelik çerçevesinde cevap verilmesi amacıyla ıslak imzalı yazı yazıp posta ile gönderdim. bakalım ne sonuç çıkacak.

    sadece şubeye gidip ağzımı bozup yazıyı almamak için bunları yaptım. o banka'yı defterden sildim ve artık başka bir banka ile de çalışırsam baştan bunun pazarlığını yapacağım ve gerekirse kredi sözleşmesine şerh düşeceğim.
    açıkçası 4.000 tl faiz ödemek bana zor gelmiyor ama zorda olan vatandaştan bu şekilde tahsil edilen 135 tl hava parası ödemek zoruma gidiyor.
    not: bankalar ev kredilerinde bu yazı için 300 tl gibi bir para talep ediyormuş.
  • western filmi gibi birşey ama soyguncular bankonun arkasında duruyor. maske de takmıyorlar onun yerine mütemadiyen gülümsüyorlar.
  • bankacılık düzenleme ve denetleme kurumuna bu durumu şikayet ettiğinizde iki sayfa yazıda bir sürü kanundan bahsediyorlar.
    özeti şu: bankalar faizleri ve masrafları serbestçe belirleyebilir, biz sadece tavsiyede bulunabiliriz, eğer bir sıkıntın var ise tüketici hakem heyeti ve tüketici mahkemelerine başvurabilirsin.

    ama şu soruma cevap vermemişler: "önceden bilgi vermedikleri bir masrafı kredi ilişkisi sona erdikten sonra isteyebilirler mi?"

    şimdi tbmm'ne şikayet edeceğim. aynı zamanda iş yerinden izin alıp tüketici hakem heyeti'ne başvuracağım.
    aslında bacanağımın dediğini mi yapsam? şubeye gidip ağzımı bozsam?
    neyse iç hukuk yolları tüketilinceye kadar ağzımı bozmayacağım.
  • (bkz: çatıya helikopter istiyorum)
  • www.tuketiciler.org/files/ipotekkaynaklizar.doc

    tüketici sorunları hakem heyeti kararı "... kredi şartları sonradan tüketici aleyhine değiştirilemeyeceği ve ipotek konulmasının banka lehine bir işlem olduğunu borç sona erdikten sonrada ipoteğin kaldırma yükümlülüğünü bankaya ait olduğu, önceden borç miktarına dahil edilmeyen herhangi bir masrafın tüketiciden talep edilemeyeceği dikkate alınarak ..." ifadesi gereği bankaların bu masrafı almaması gerekiyor.
    ha bankaya daha önce alınmış mahkeme kararı var diye gönderdim, gene siklemediler o da ayrı konu.
    mahkemeye verilirse kaybedeceği kesin olan konularda bile ben bankalar kadar vurdumduymaz kurum görmedin o da apayrı bir konu.
    git mahkemeye ver diyorlar ya :)
  • bankada kredi aldığınız kişiye daha önce alınmış mahkeme kararlarını (www.tuketiciler.org/files/ipotekkaynaklizar.doc
    ) gönderirseniz, bir de "mahkemeye verilirse kaybedeceğiniz kesin olan konularda bile sizin kadar vurdumduymaz kurum görmedim" derseniz bankada kredi aldığınız kişi sizi arayıp "yazı için para almayacağız" ama noter masrafına karışmıyoruz diyebiliyor. (en sonunda)
    but
    http://edilekce.tbmm.gov.tr/login.aspx
    ye başvurup "yasal boşluk olduğunu" detaylı bildirdim. (yasal boşluk var ise yazın diyordu) en azından belki benden sonrakiler için belki mevzuatta düzenleme yaparlar.
    hazine müsteşarlığı'ndaki dilekçeme cevap bekliyorum. hala bir cevap gelmedi.

    hamdi bey'in teklifini kabul edeceğim sanırım. banka'dan yazıyı alıp noter masrafını ödeyip, noter masrafı ile birlikte tüketici hakem heyetine şikayet edeceğim. (makbuzla) tüketici hakem heyeti kararını ve ne yapılması gerektiğini de paylaşacağım.
  • böyle sizden haksız para alındığını düşünüyorsanız ve bbdk'ya şikayet ettiyseniz bbdk özetle size şu cevabı veriyor: "bankalar faiz ve masraf belirlerken serbesttirler, benim sadece tavsiyede bulunma yetkim var. tüketici hakem heyetlerine başvurabilirsin" yani kısaca "mahkemeye ver" diyor.
    benim anlamadığım da şu, benzer bir şey sigorta sektöründe de vardı, sigorta şirketleri haksız bir uygulama yaptığında, hazine müsteşarlığı (bbdk'nın bağlı olduğu yer) sigorta şirketlerine bir yazı yazardı. "vatandaşları haksız yere şu işleme zorluyorsunuz, derhal bunu yapmayı kesin, devam ederseniz yöneticiler hakkında şu kadar para cezası var" diye. şimdi mahkemeye verdiğinde kazanacağın kesin, bunu herkes de biliyor ama mahkemeye vermeyenler ya da kuzu kuzu ödeyenler yüzünden bankalar da ciddi bir gelir elde ediyorlar. (aynı kredi kartı üyelik ücreti gibi) peki kamu otoritesinin burada duruma el koyup "şikayetler geliyor ve mahkeme kararları ile de bu durum sabit, bundan sonra bu uygulamayı yapmayacaksınız" neden demiyor?

    bbdk'nın cevabı (sözlerini de yazayım tam olsun) aşağıdadır.

    bankacilik düzenleme ve denetleme kurumu
    (hukuk işleri daire başkanlığı)

    sayi : xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
    konu: bilgi edinme talebi

    sayın, ucan adam

    ilgi: bimer’e yönelik şikayet talebiniz.

    rehin fekki için ücret talep edildiğinden bahisle, banka işleminin şikayet konusu yapıldığı anlaşılmakta olup, talebinize ilişkin aşağıdaki açıklamaların yapılması uygun görülmüştür.

    bilindiği üzere, 01/11/2005 tarih ve 25983 mükerrer sayılı resmi gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5411 sayılı bankacılık kanunu'nun 144 üncü maddesi "bakanlar kurulu, bankaların ödünç para verme işlemleri ve mevduat kabulünde uygulayacakları azami faiz oranlarını, katılma hesaplarında kar ve zarara katılma oranlarını, özel cari hesaplar dahil bu maddede belirtilen işlemlerde sağlayacakları diğer menfaatlerin nitelikleri ile azami miktar ya da oranlarını tespit etmeye, bunları kısmen veya tamamen serbest bırakmaya yetkilidir. bakanlar kurulu bu yetkilerini merkez bankasına devredebilir" hükmünü amirdir.

    22/11/2006 tarihli ve 26354 sayılı resmi gazete’de yayımlanan bakanlar kurulu’nun 16/10/2006 tarihli ve 2006/11188 sayılı "mevduat ve kredi faiz oranları ve katılma hesapları kar ve zarara katılma oranları ile özel cari hesaplar dahil bu işlemlerde sağlanacak diğer menfaatler hakkında karar"ı ile bankaların kredi verme işlemleri ve mevduat kabulünde uygulayacakları faiz oranları ile katılma hesaplarında uygulayacakları kar ve zarara katılma oranlarını ve mevduat, kredi ve katılım fonları işlemlerinde sağlanacak diğer menfaatlere ilişkin esasların belirlenmesi amaçlanmıştır.

    bu çerçevede, bankaların mevduata ve kredilere uygulayacakları faiz oranları ile katılma hesaplarına uygulayacakları kar ve zarara katılma oranları ve bu oranların kısmen veya tamamen serbest bırakılmasının ve kredi işlemlerinde sağlayacakları faiz dışındaki diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ile azami miktar ya da oranları ve bunların kısmen veya tamamen serbest bırakılmasının türkiye cumhuriyet merkez bankası tarafından yayımlanacak tebliğlerle düzenleneceği belirtilmiş olup, 09.12.2006 tarih ve 26371 sayılı resmi gazete’de yayımlanan 2006/1 sayılı türkiye cumhuriyet merkez bankası tebliği’nin 4 üncü maddesinde, “bankalarca reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların serbestçe belirlenebileceği” ifade edilmiştir.

    diğer taraftan, bakanlar kurulunun 09/06/2006 tarihli ve 2006/10681 sayılı kararıyla kabul edilen ve 17/07/2006 tarihli resmi gazetede yayımlanan türkiye bankalar birliği statüsü'nün 4 üncü maddesinin 2 nci fıkrasının (n)bendi uyarınca "ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bankaların, müşterilerine sundukları hizmetler karşılığında tahsil edecekleri komisyon, ücret ve masrafların, açtıkları krediler ve bunlarla ilgili diğer işlemler için uygulayacakları kredi faiz oranları, komisyon ve ücretler ile mudilerine ödeyecekleri mevduat faizlerinin azami oran ve sınırlarının tespitine ilişkin olarak üye bankalara yönelik tavsiye kararları almak." birliğin amaç, görev ve yetkileri arasında sayılmış bulunmaktadır.

    diğer taraftan; bilindiği üzere; tüketici kredilerinin kullandırılması usul ve esasları 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanunda belirtilmiştir. kanunun tanımlar başlıklı 3. maddesinde kanunu’nun uygulamasında kimlerin yetkili ve görevli olduğu açıklanmıştır.

    ayrıca, anılan kanun uygulamasına ilişkin yönetmelikleri sanayi ve ticaret bakanlığının web sitesinden bulmanız mümkündür.

    söz konusu kanunun 22. ve 23. maddelerinde, kanunun uygulamasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflarda, tüketici hakem heyetlerinde ve tüketici mahkemelerinde bakılacağı hüküm altına alınmıştır. kanunun uygulamasına ilişkin itilaf bulunması halinde anılan düzenleme uyarınca yetkili makam ve mercilerden istihsal edilecek kararlar uyarınca işlem yapılması gerektiği tabiidir.

    bilgilerini rica ederiz.

    ------
    düzeltme: bir arkadaşımız sağolsun hatalarımı düzeltti. entry de sürekli bbdk diye kısaltmışım bbdk değil bddk imiş. bddk nın sigorta denetleme kurulu gibi hazine müşteşarlığına bağlı demişsin. yok öyle bişey bddk özerk bir kuruluş.

    beni düzelten arkadaşımızın son notu: "konuya gelince bddk çok doğru bir açıklama yapmış. zira temel olarak bu masraflar borçlar kanunundaki sözleşmenin serbestiyesi ilkesine göre alınıyor. özel kanunlarda yapılacak bir düzenleme ancak bu kuralı bozar. yani kanun çıkmalı. bunu da ancak tbmm yapabilir. yani bddk nın maalesef böyle bir yetkisi yok. zaten konu defalarca gündeme geldi ama para otoriteleri tbmm nin bu tarz düzenlemeler çıkarmasını engelledi... "
  • bu uygulama karşısında tüketici hakem heyetine ücretsiz başvurabiliyorsunuz. (ilçe kaymakamlık binası içinde bir oda oluyor genelde)
    karşı tarafın açık adresi, telefonu ve faks numarasını da yanınızda bulundurmayı unutmayın. ayrıca ödediğiniz noter masrafı ve bankaya verdiğiniz parayı gösterir faturaların fotokopisini de yanınızda götürün ve yazdığınız dilekçeye ekleyin.
    istanbul'da hakem heyeti 2 ay sonrasına gün veriyor :)
  • genelde tüketici hakem heyetinin lehinize karar verdiği ama bankanın bunu tüketici mahkemesine taşıyabildiği ve tüketici mahkemesinde hakimin insiyatifine kaldığınız haksız taleptir.
    tüketici hakem heyeti lehinize karar verip olaki tüketici mahkemesindeki hakim aleyhinize karar verip dava ve avukat masraflarını size geçirebilir.
    tabi hakimine göre değişir. bankaya yakın hakimler de vardır tüketiciye yakın hakimler de. hatta istanbul'da ilçe ilçe değişir. başvuru yapmadan önce başvuracağınız ilçedeki tüketici dernekleri yetkilileri ile görüşün. onlar bilirler.
    tüketici mahkemesi kararları kesindir. hakim sokarsa çıkaramazsınız.
    - bir dost -
  • personeline "en büyük gider personel gideri" diyebilen müdürlerin çalıştığı bankalarda müşteriden talep edilmesini hiç yadırgamadığım uygulama..
hesabın var mı? giriş yap