• ılımlı anchorman'larimizdan biri... fakat bir caprazindaki ekrana, ordan tekrar kameraya, sonra yine elindekilere, ordan da -varsa- yeniden konuguna bakisindaki acemilik insani hafifce gerer. haber goruntusunun ekrana gelmemesi durumunda olanlari hic saymiyorum.
  • sanırım tgrt'de tutunamayıp kanal 7'ye geçmiş. orada da şans tengrisi yüzüne gülmüş. ilahiyatçıymış. en son islamcı magazin camiasına yakın bir arkadaştan nuray mert ile yaşadığını duymuştum.
  • ali kırca' dan -sunuş tarzı bakımından- çok etkilendiğini düşündüğüm; haberleri sunarken ara olacağı sırada "şimdi kısa bir ara veriyoruz. kısa bir aradan sonra..." kalıbını ihmal ettiğini hatırlamadığım (epeydir seyretmiyorum, değişiklik yapmış olabilir, kontrol etmek lazım!); iskele sancak programını da sunan sunucu ve yanılmıyorsam kanal 7 haber koordinatörü.
  • artık sabahta yazacak anchorman.
  • radyo7de de gece programı yapıp haftanın stresini orda atmaya çalışan bi adam.
  • bir kesime, tek bir yere ait olmakla yetinmeyip, dünyanın bütün beyin fırtınalarına yakalanmayı göze almış, ait olduğu sanılan kesimin tepkilerine göğsünü germiş ama daha çok sırt çevirmiş düşünce adamı.

    islamcıların sevmediği, solcuların adam yerine koymadığı, laiklerin nefret ettiği adam gibi adamdır.

    islamcılar sevmez, çünkü "hep solcuları çıkartıyor" derler.
    solcular sevmez, "takiyye yapıyor, bize yaranmaya çalışıyor" derler.
    laikler ise her zamanki gibi ne dediklerini bilmezler. objektifliğe dayanamadıkları için ahmet hakan'ı da sevmezler.

    bu arada televizyon haricinde bol sigara içer, dışarıya karşı biraz ukala durur. yanına gidip konuşacak olsanız vazgeçersiniz.
  • canlı yayında savaş sunmayı, maç sunmaya benzeterek bundan nefret ettiğini söyleyen bi haberci.
  • son ropartajinda artik islamci degilim diyen adam.
  • düşünce adamı olmaktan fersah fersah uzaklarda olan sığ suların 'derin' imajlı, özenti insanı..hele birde haber sunmuyo mu işte o zaman gırtlağını sıkasım geliyo..
  • o bile mazhar ve tarkan yazdiysa, durup kose yazarligi uzerine bir daha dusunmek gerek dedirten yazar. su anda sabah gazetesi'nde yazmakta. bugun isi abartip ibrahim tatlises ve ataturk uzerine bir yazi dosenmistir ki, kendisine en guzel cevabi arda uskan vermis. cafe pazar'daki kosesinden "ahmet'e" seslenen uskan soyle diyor:
    "sayın ahmet hakan, sen de rengini bir belli etsen. grinin hangi tonlarındasın? sagci misin, solcu musun, islamci misin, devrimci misin, yoksa sadece durumu mu idare mi ediyorsun?"

    yazarin notu: adam sabah'taki kosesinde ve de hicbir yerde "coskun" soyadini kullanmiyorsa biz niye kullanalim ki... adina gelecek entry'lerin dogru adresi budur yani...
hesabın var mı? giriş yap