11 nisan 2010 galatasaray diyarbakırspor maçı

• iddaa sever bünyeler için alt seçeneğinin uygun göründüğü maçtır.
  futbolcular arası husumet mi var, bir ''biz burda yabancıları sevmeyiz'' düsturu mu var nedir anlayamadım ama takım içi çatışma sayısı oldukça fazla gibi. aşçı, hizmetçi, bahçıvan, şöför ilişkisi var sanki.. bu gerginlik de doğal olarak oynanan futbola yansımakta. ben seninle konuşmuyorum sana neden pas atayım ben vururum çekil lan önümden zihniyeti var oldukça bu takım sevenlerini kahretmeye devam edecek gibi gözükmekte... bugün de bu sebeplerden dolayı galatasarayın, küme düşmesi kesinleşmiş bir takım olan diyabakırspor ile golsüz berabere kalmasını kimse yadırgamamalı.
  
  ayrıca 50 lira verip de sahaya sırtını dönmeyi hedefleyen zihniyeti de ıslak hortumla dövesim var. sahadaki futbolcunun zerre skinde olmaz bu durum. o kadar para veriyorsun işte otur efendi gibi izle maçını. ha illa ki protesto edeceksen futbolcuları o bilete vereceğin para ile koli koli yumurta al (zira bu sıralar çok moda biliyorsunuz) şeytan taşlar gibi salla oraya buraya. sana yemin ediyorum izlediğin maçta saniye başına edeceğin 8 küfürden daha fazla deşarj olursun.. yazık yea.
• maç günü, maça 4 saat 17 dakika kala girilen entry sayısına bakarak bazı çevrelerce dile getirilen ''sadece iyi gününde yanında olsaydık, sarının yanına kırmızıyı koyardık'' cümlesinin gerçeğe ne kadar yakın olduğunun anlaşılmasını sağlamış maçtır.
• milan baros'un uuuuuuzzuuuuuuun bir süre sonra ilk onbirde başlayacağı maç.
  
  (bkz: oh be)
• pek cok galatasaraylinin son haftalardaki sacma sapan puan kayiplari yüzünden kirilan sevkinin yansimasi, sözlüge bu macla ilgili az entry girilmesi olarak aksetti.
  
  maglubiyetlerden sonra köse bucak futbolcularini takip ederek tekme tokat dalanlar, ana avrat sövenler, galatasaray taraftarlarinin skora göre takimini tuttugunu iddia ettiklerinde cok komik görünüyorlar. en azindan burdan bakinca öyleler.
• ekstra heyecan yaratmayan maç.
  
  eğer ki bu maç öncesi normal bir maç heyecanından ayrı bir heyecan hissediliyorsa bu yaşanan heyecana dair bir sorun var bana kalırsa. normali beklemenin heyecan yaptığını bilmiyorum ben açıkçası. ha hiç mi heyecan yok? tabii ki var. sonuçta sarı - kırmızı çıkacak sahaya. baros 11'de oynayacak. belki ufuk olacak kalede. bu kadar ama.
• galatasaray taraftarının yanlış işlere imza atmamasını temenni ettiğim maç.
• bu maç için girilecek entry'lerin büyük kısmının içeriğini az sonra başlayacak olan gençlerbirliği-bursaspor maçı belirleyecek, bence biraz fırtına öncesi sessizliği bu. ha o fırtına hiç çıkmayabilir o ayrı.
• 14 sene şampiyon olamayıp yine de seni sevmeyen ölsün diye tezahürat yapan taraftara sahip bir takımının oynayacağı maçtır.
  
  edit: taraftardan kasıt kaptana, oyunculara, takıma güya tepki gösterecek çoluk çocuk değil, adam gibi gerçek galatasaray taraftarıdır haliyle...
• bunca kaybedilen maç, ciddiyetsizlikler , basit hatalardan sonra evet küstürmüştür. bir takım taraftarlığının ''iyi gününde kötü gününde yanındalık ölçütü'' diye birşey olsaydı eğer bu sozluğe entry girmek olmazdı zannediyorum. maça gelirsek evet güne uyanırken maçı düşünerek uyandım ve maçı izleyeceğim ancak pek de şevk dolu değilim.
• galatasaray bol gollü bir galibiyet alacak gibi geliyor bana... tabi tribünler futbolcuları demotive etmezse...
  
  o tribünler nasıl ki hata yapan futbolcuları anında protesto ediyorsa (en yakın örneği leo franco), birey olarak ben de, oraya kadar gidip takıma çelme takanları protesto ediyorum ...
  
  hani lan cim bom'un olduğu her yerde umut vardı? protestonun da zamanı var ama şimdi değil... henüz değil...