• 1910'da doğmuş 1989'da vefat etmiş türk matematikçi. tam adı orhan hamdi alisbah'tır. oğlu profesör bilsel alisbah' tır.bilkent üniversitesi matematik* bölümündeki kendisi hakkındaki ingilizce bilgiyi kendi çevirimle aşağıya aktarıyorum:

    modern türkiye'nin öncü matematikçilerindendir, istanbul'da 1910'da vefat etmiştir. sürgünde vefat eden jöntürk babasını hiçbir zaman bilemedi. sonuç olarak orhan ve küçük erkek ve kız kardeşi anneleri tarafından evlerinde üsküdar'da yetiştirildi.

    istanbul erkek lisesi'nden 1929 yılında mezun oldu. mezun olduktan sonra devlet bursunu kazandı ve üniversite eğitimi için almanya'ya gönderildi. berlin üniversitesi'nden doktorasını 1935 yılında aldı.

    40 yıla yayılan hocalık kariyerinde, profesör alisbah hem türkiye'deki hem de abd'deki büyük enstitülerde çalıştı. 1936 ve 1943 arasında istanul üniversitesi'nde yardımcı doçentti. bu süreçte, ayrıca istanbul teknik üniversitesi'nde de hocalık yapmıştır. 1943'te 1955'e kadar matematik bölümü başkanlığını yürüttüğü ankara üniversitesi fen fakültesi'ne profesör olarak gelmiştir.

    1955 yılında ünü ve çalışmaları sayesinde, o zamanda einstein* ve oppenheimer*'in ve diğerlerinin de araştırma yaptığı princeton, new jersey'deki ileri çalışmalar enstitüsü'ne davet edildi. bu kariyerinin abd tarafını oluşturmaktadır. pennsylvania üniversitesi*'nde 1959-1960 arasında ziyaretçi profesör olarak görev yaptı.
    bu sürede aynı zamanda swarthmore college'da ve rutgers üniversitesi*'nde görev aldı.

    profesör alisbah kariyerini 1959'dan 1977'deki emekliliğine kadar kaldığı new jersey'deki rutgers üniversitesi'nde tamamladı. buradaki son yedi yılında camden kampüsündeki pür ve uygulamalı matematik bölümünün başkanlığını yaptı. rutgers'daki yılları boyunca, türkye'ye iki kez hocalık yapmak için dönmüştür (1966/67 odtü ve 1970/71 odtü, hacettepe üniversitesi).

    profesör alisbah öğretmeyi çok severdi ve her iyi hoca gibi öğrencilerinin gelişimi ve başarısının tadını çıkarırdı. rolünün öğrencilere ve üniversiteye karşı sadece matematik hocası olmak değil aynı zamanda iyi ve terbiyeli öğrenciler yetiştirmek olduğunu gördü. bu onun tüm hayatı boyunca tutarlı olan bir durumdu. hayatı boyunca, kendini dünyayı daha iyi bir hale getirmek zorunda hissederek bir dünya vatandaşı olarak gördü. bu yüzden türkiye'deki insan hakları komisyonu ve unesco komitesinde aktif olarak görev aldı ve yaşadığı her yerde gerçekleştirilen topluluk aktivitelerine katıldı.
hesabın var mı? giriş yap